zf. mec.

Zennezebur, yer yemek, kınkabir, sim sömek, bızır lolipop
bidolu vagonlarleyin kene türemiş sözcük
İşi dokuzdan gitmek it bilmez bağlaması çalmak

Günecenliğine egzozluk sinmiş oradan,
bu herhalde göğdür deyip başını kaldırdığın mide bulantısı
Bay-bayanlıkta tecrübeli, on sekizine ve otuzuna basmış.

Fiili, bir yapışkanın glue içinde çekimle–
Bağlamdaki örgüyü tiner ile iyi/ insan/ benzemek/ ölmek
iyi insana benzeye benzeye ölmek
Ad, kim olunan karışmasın diye verilen söz
hiç anılmadı bir ad denmek gibi duyulmayışı.

Hayati olan şey kavuşmaktır.
Çünkü kavuşmak f. Onu yeniden görmek
Sı-cak-lı-ğı-­mı-zı (6) bir barı­nak gibi içimizde duy-du-ğu-muz (4)

Barınmak f. Doğa etkilerinden korunmak için
kapalı yerleşmek, yaşamak uygun şartlar bir yere bularak için oturmak
bulmak, soyut bir kavram çevresiyle sığınmak uyumlu içinde
yerde etkili, yaşamak gelişecek ortamı.

[Barınak] Evcilleştirilmiş ve sanayileşmiş bir sözcük, ilkelliği dışlanmış
Evcilleştirilmeyen sesler: Uğultu, uğuntu
Çıtırtı? Vızıltı? Şırıltı?
birini şömine, birini arıcılık, birini musluk evcilleştirdi:
Koşmak/yürümek evcilleştirildi koşu bant.

Belirti olma duyumuyla, okşama işine olmak
hisleri tenekelemek, tenekeleme konu.
Fin ülkesine dönmek h^aline gelmesiyle,
Hafta sonunu eve geçirmek, insta’sına göz atmak gibi
bir durum ortada kalmak (insta naziyo)
Tenekelenivermiş el sallayışlar.

Niyedirse meskeni şiirler, durma “tersten” imgesi
Geyikler Kırkımında zf. mec. Hiçbir zaman
Kötü bir durumu geçiştirmek, hâl ekleri pışpışlanmak.
Üstüne panzer uğradıkça hesap günü tanka bindirilecek
kılçıklı bir organ ezilme biçimi ermekteermektedir hidayet.

eylül ‘18

İlker Şaguj

Başka Dünyalar 1. sayıda yayımlanmıştır.

Yorum bırakın